Türk minyatür sanatçısı Günseli Kato, Pendik Belediyesinin düzenlediği söyleşi programına katıldı. Sanat hayatını kendine has üslubuyla anlatan sanatçı, gençlere “Sanat için üniversite okumak marifet değil. Belediyelerin kurslarında da sanat öğrenebilirsiniz.” önerisinde bulundu.
Pendik Belediyesinin düzenlediği söyleşi programları kapsamında Pendik’e gelen Türk minyatür sanatçısı Günseli Kato, sanat hayatını ve minyatür sanatını anlattı. Moderatörlüğünü İsmail Erdoğan’ın yaptığı programda aynı zamanda küreselleşmenin toplumlar üzerindeki olumsuzluğuna değindi ve sanata ilgi duyan gençlere tavsiyelerde bulundu.
“Herşey mezar taşları sergisine gitmemle başladı”
Söyleşide minyatür sanatına başlama sürecini anlatan Günseli Kato: “Herşey Süheyl Ünver’in mezar taşları sergisine gitmemle başladı. Onun peşine takıldım ve Osmanlı Nakkaşhanesinde eğitim aldım.” dedi. Daha sonra boğazdaki yalıların minyatürünü yaparak bu sanata başladığını ifade eden sanatçı, kendini geliştirerek ürettiği eserlerin yurtdışından da ilgi gördüğünü, bu sayede Japonya’dan burs aldığını dile getirdi.
“Sanat için belediyelerin kursları da tercih edilebilir”
Japonya’da neredeyse herkesin bir sanat dalında kursa gittiğini belirten Günseli Kato: “Japonya’da herkes kursa gidiyor. Minyatür resim yapmayan yok. Esnaf da mühendis de CEO da kursa gidiyor. Ya Japon resmi ya da kaligrafi eğitimi alıyorlar.” dedi. Sanata ilgi duyan gençlere önerilerde de bulunan Kato: “Belediyelerin açtığı kurslar var. Pendik Belediyesinde de var. Bu kurslara gidin, sanat yapın. Sanat için belediyelerin kursları da tercih edilebilir. Üniversiteye gitmek marifet değil.” değil.
Günseli Kato kimdir?
Geleneksel Japon Sanatlarını, Geleneksel Türk Sanatıyla harmanlayan Günseli Kato, 1981 yılında Japonya’nın Sato Bursu’nu kazanması üzerine Tokyo Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nin Geleneksel Japon Resmi Bölümü’nde eğitimini tamamladı. Günseli Kato, Tokyo’da okuduğu okulda 1983 yılından beri Türk minyatür sanatı üzerine dersler verdi. Türkiye’ye döndüğünden beri Türk ve Japon kültürlerini harmanlayarak ve minyatür sanatı öğelerini performans, heykel ve resim gibi alanlara taşıyarak gelenekseli çağdaş sanat anlayışıyla buluşturuyor.