Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, yeryuvarının manyetik alanındaki yer değiştirmenin boyutunun 600 yıl öncesinin on katına çıktığını söyledi.
Ercan,”1980’e kadar manyetik alanın kuzey ucu (Kuzey kutbu) yılda 4-5 km yer değiştiriyordu. 1990’dan sonra bu yer değiştirişte bir hızlanma yaşanarak yılda 10 ile 20 kilometre oldu. 2013’de yer değiştirmenin hızı 50 kilometreye erişerek doruk yaptı, sonra düşüşe geçti. Yer değiştirmenin boyutu, 600 yıl öncekinin 10 katına çıktı. Öngörülerimize göre, döngü 30 yıl sürecek sonra olağana dönecek” dedi.
HORTUMDA 6 KİŞİNİN ÖLMESİNİ ÖRNEK GÖSTERDİ
Manyetik alan hızının değişmesiyle yer çekirdeğinin yalpalanma hızının da arttığını söyleyen Ercan, bu hızın değişmesinin deprem, süpürtü(tsunami), yanardağ patlamaları, hortum, sel, buz erimeleri, taşkınlar, yer kaymaları sayısında olağanüstü artış gibi doğal olayların artışıyla sonuçlandığını kaydetti. Hortum yaşanmayan Türkiye’de, 2013 yılında hortumdan 6 kişinin yaşamını yitirmesini örnek gösterdi.
2022 YILINA KADAR SÜRECEK
Güneyimizde, Afrika ana karasının, Anadolu, Ege, Balkanlara doğru gidiş hızında da artışların son 10 yıldır sürdüğünü belirten Ercan, “Afrika’nın Anadolu altına girmesi, girerken toslaması, erimesi yükselmesi, Anadolu-Ege-Balkanları da yükseltirken, geriyor. Bu germeler deprem biçiminde boşalımlara neden olarak, düşümlü, yanal atımlı kabuk kırılmalarıyla sonuçlanıyor. İçinde olduğumuz, 2020 yılında, Türkiye 6 büyük deprem yaşadı. Bu durumun 2021 ile 2022 yıllarında benzer biçimde süreceğini bekliyorum” ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE’DEKİ YANAR DAĞLARA DİKKAT ÇEKTİ
Türkiye kıyılarında Küdür (Bozburun-Marmaris) yanardağı gibi, Batı Anadolu’da yanardağların da diriliğini artırabileceğinin yanardağ bilimcilerince göz önüne alınması gerektiğini belirten Ercan, şu ifadeleri kullandı;
”Biz bu alanda çalışan yer fizikçileri olarak yaşananların farkındayız, ancak nedenini henüz belirlemiş değiliz. Bu yalpalanmanın nedeni ne? Dünyanın yaşı 4 milyar 650 milyon yıl. 500 yıl boyunca böyle bir durum gözlenmedi bugün neden oluyor? Bu konuda bazı kuramlar var. En yaygın olanı da yeryuvarının güresinin kaynağı olan hidrojen yakıtındaki bir değişiklik olabilir.
Bir yanıt yazın