2019’un son gününde, dünya halkları, eski yılı geride bırakıp ortak umutlar ve dileklerle yeni bir yılı karşıladı. Çünkü büyük çoğunluk, mutlu olamadığı dünya düzeninde, sadece aktörlerin farklılaştığını bilse de, yaşama dair inancını yitirmemek için umut ve hayal etmekten başka bir yolu olmadığını biliyordu. Bu hayal, bazen daha iyi bir ev, bazen kaybettiği sağlığı, bazen de hayat standardını yükselteceği daha iyi bir gelir. Bazıları için ise daha iyi bir kariyer oldu.
Farklı da olsa insanların 2020’den ortak beklentisi her şeyin daha iyi olmasıydı. Ama olmadı. Dünyada ve Türkiye’nin korkuyla ve çaresizlikle teslim olduğu korona virüsü, düşen uçaklar, depremler, yoksulluk, yönetenler tarafından aldatılmak, ekonominin küçülmesi sonucu dehada derinleşen çaresizlik, 2020 yılının hatıralarda en kötü yıl olarak anılmasını sağlayacaktır.
‘Yönetenler tarafından aldatılmak’ cümlesini özellikle kullanmak istedim şöyle ki;
Mevcut iktidarın yönetme şekli, gerçek olmayan algı yaratıp, halkın buna inanacağı her türlü aracı kullanarak, vatandaşları buna inandırma politikasıdır. Örneğin çalışma bakanının çok şükür Türkiye’de yoksulluk yoktur deyip, bununla ilgili yandaş medyada güllük gülistanlık ekonomik tablolar sergileyip, çöplükte nafakasını arayan, askıda ekmekten, ekmek alanları görmeyen, belediyelerden yardım isteyen milyonlardan bihaber olan bakanın halen çalışma bakanı olarak, vatandaşın karşısına çıkması. 2020’nin kötü bir yıl olarak geçtiğini kanıtlayan örneklerden sadece biridir.
Yine insanlığı derinden etkileyen corona virüs mücadelesinde, ilk başından beri TV’lerin karşısına geçip, ekonomik sıkıntılar nedeni ile saklanan ve gizlenen verilerle, vatandaşının algısını yönetip, başarılı imaj çizmeye çalışan sağlık bakanının, bu gerçekleri daha fazla gizleyemeyip, yılın son ayında gerçeğe yakın rakamları açıklamak zorunda kalması da halkın yalan ve algı ile yönetilemeyeceği gerçeğini otaya çıkarmıştır.
Gerçek olmayan bu düzeninin başka bir örneği olan ekonomiden sorumlu damat bakanın, “dünya bizim başarımızı kıskanıyor. Ekonomimiz şahlandı. Dört nala gidiyoruz” diye yandaş medya aracılığı ile uzun süre masallar anlattığı vatandaşlarımıza, çarşı pazarın algı ile yönetilemeyeceğini, TCMB’nin kasasını sıfırlayıp, TL’nin değerini 3. dünya ülkelerinin para biriminden daha da değersiz hale getirip, üstüne üstlük rezervleri sıfırlayıp, hatta eksi 48 milyar dolara düşürene kadar, halkımıza hayalden başka bir şey sunamayıp, şahsi instagram hesabı üzerinden istifa etmek zorunda kalması, iyi geçmeyen 2020’yi hafızalardan silmeyecektir.
Temennimiz 2021 yılının, ülkenin gelirlerinin, yandaş 5’li müteahhide aktarılan, hayali düzeninin son bulması ile, yeni gelen iktidarımızla, vatandaşlarımızın daha demokratik bir düzende yaşayacağı, adalete olan güvenin sağlanacağı, eğitimde, sağlıkta, ekonomide, çalışma hayatında, refahın ve başarıların sağlanacağı bir yıl olmasıdır.
Bu bağlamda, atalarımızdan torunlarımıza devredeceğimiz topraklarımızda, doğanın katledilmediği, dillerin, dinlerin ve tüm vatandaşlarımızın, özgür olacağı günlerin gelmesi dileği ile, iyi bir 2021 yılı diliyorum.
YUSUF ALTINBULAK
Bir yanıt yazın