Yeniden açılmasının sevinci
Kültür mekânlarının varlığı benim yaşamımda daima ön planda yer almıştır. O yerler hafızama öylesine yerleşirler ki, silip unutmam mümkün değildir.
Her zaman adresleri o yerlere göre hatırlarım. Beyoğlu çocukluğumdan beri öylesine bir yerdir ki, çocukluğumun, gençliğimin her karesinde o vardır.
AKM’nin 25.yıldönümünde konserden sonra Taksim’i havai fişekler aydınlatmıştı.
AKM’nin yandığı gece rahmetli annemle birlikte Küçük Sahne’deki bir oyundan çıkmış o alevleri görmüştük.
Yalnız AKM değil, Beyoğlu’ndaki bir çok mekân sanat ajandamın sayfalarında sararmıştır.
Elhamra Tiyatrosu, Atlas Sineması, Melek Sineması, Hachette, Frenç Amerikan Kitabevi benim kuşağım için önemlidir.
AKM’de bir çok opera seyrettik, orkestra dinledik, konserlere geldik, Büyük Salon’da bunları dinlerken aşağıdaki küçük salonda da tiyatroları izlerdik.
Taksim’e gelir gelmez, karşımıza bütün görkemiyle çıkardı, şimdiye kadar gördüğüm fotoğraflarda da onun görkemi devam edecek.
Festivallerde yönetim kurulu başkanları bizi kapıda karşılardı, merdivenden yukarı çıkarken de sol duvarda, sanatçıların, oraya emek verenlerin fotoğrafını görürdük.
Yanan, yıkılan sanat mekânlarının yerine yenilerinin yapılması beni mutlu eder. Örnek Venedik’teki binanın yeniden yapılmasıdır. Mümkün olsa da tiyatro tarihimizde yeri olan Dram Tiyatrosu ile Komedi Tiyatrosu da yeniden hayata geçirilirse çok sevinirim.
Kuşaktan kuşağa çalışma çabası benim anlayışıma göre vefanın bir göstergesidir. Hayati Tabanlıoğlu’nun yaptığı AKM’nin yenisini oğlu Murat Tabanlıoğlu’nun yaratması bana o binayı daha çok sevdirdi.
AKM adının da kalması, binaya sempatimi daha da artırıyor.
AKM gibi mekânlar artık çok fonksiyonlu bir kimlik taşıyor. Mutlaka bir sanat kütüphanesi, kafeterya, lokantası olmalı. Hatta kitap satışları da yapılabilmeli. Akşam orada bir konsere, operaya gitmeden önce ilgili o kütüphanede eser ve icracılar hakkında bilgi alabilmeli. Okurken, çayını, kahvesini içebilmeli. İleriki günlerde orada CD’ler, Long Play’ler bile satılmalı..
İstanbul artık yirmi dört saat yaşayan bir şehir. Bu gerekçeyle AKM yaz tatiline girmemeli. Gelen turistlerin programına oradaki etkinlikler yazılmalı, turist programlarına konulmalı.
İstanbul’u gezen turistler burada bizim ve uluslararası değerlerimizin eserlerini dinlemeli.
Niçin derseniz? Galata Port açılınca bir çok turiste oradaki müzeleri gezecek programlar konulmalı ,akşamları ya da akşam üstü müzik sunulmalı.
Açılışa gelmem törensel bir katılım, açılış gecesinden sonra AKM’nin her yerini gezip yaşayacağım.
Yeniden açılmasına emek veren herkese teşekkür ediyorum. İstanbul’u şenlendirdiniz.
Bir yanıt yazın