İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, yapımı 2 yıldır duran Çekmeköy-Sancaktepe-Sultanbeyli Metro Hattı’nı yeniden başlattı. Şehre yapılan her hizmetin sahibinin kamu olduğunu vurgulayan İmamoğu, “İstanbul’un gücü ve potansiyeli başkadır. Dünya durur, İstanbul durmaz. İstanbul, dünyanın merkezi. Bu, bugüne dair değil; binlerce yıl önce de böyleydi, bugün de öyle, yarın da öyle olacak. Buna göre hareket etmeliyiz, buna göre birbirimizi desteklemeliyiz. Buna göre topyekun hareket etmeliyiz. 16 milyon insanımızın yüreği İstanbul için çarpmalı” dedi.
Yapımı 2 yıldır durdurulmuş olan ve bugüne kadar fiziki imalatının yalnızca yüzde 6’sı gerçekleştirilen Çekmeköy-Sancaktepe-Sultanbeyli Metro Hattı’nın yapım işleri yeniden başladı. “Yeraltı canavarı” olarak nitelenen TBM (Tunnel Boring Machine) makinası, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katıldığı törenle, Sancaktepe İstasyonu şantiye alanına indirildi. Törene, CHP İstanbul milletvekili Gökhan Zeybek ve Sancaktepe Belediye Başkanı Şeyma Döğücü de katıldı. Üçlü, tören öncesinde şantiye alanında incelemelerde bulundu. İmamoğlu, törende yaptığı konuşmada hattın yapımında emeği geçen herkese teşekkür etti.
“İSTANBUL’UN TEK BİR KONUSU YOK”
Toplu ulaşımın İstanbul’un en önemli konularından biri olduğunu belirten İmamoğlu, “Şehrimizin birçok konusu var. Tek bir konuya keşke ‘en önemli’ tanımı yapabilsek. Ama öyle değil. Farklı bir noktada duran, deprem gibi ilgilenmemiz gereken, hepimizin hayati konu olarak baktığı başka bir husus var. Ya da toplumsal olarak hiç unutmamamız gereken, ülkemizin ve şehrimizin en önemli konularından sığınmacı konusu, mülteci konusu var. ‘Tek önemli konu var, ona odaklanalım deme’ şansımız yok bu kentte” dedi. Toplu ulaşım konusunda çeşitli çözümler ürettiklerini vurgulayan İmamoğlu, “Metro, birinci sıra işimiz. İstanbul’da metroyu en üst seviyeye taşıma konusu, milli bir meseledir. Yüzlerce kilometrelik metroyu bu şehre kazandırmamız lazım. Başladığı ilk gün, Sayın Sözen’den itibaren, emeği geçen her büyükşehir belediye başkanına tek tek teşekkür ediyorum. Bizim de bir iddiamız var: ‘Daha fazlasını yapabilmek’. Bizden sonra gelenin de iddiası daha fazla yapabilmek olmalı. Biz, onun için ‘Her şey çok güzel olacak’ dedik, ‘Her şey çok güzel oldu’ demedik. Felsefesi çok net: Her sabah uyandığınızda ‘Her şey çok güzel olacak’ deyin. Ki, daha iyisini yapma konusunda adım atın. ‘Her şey çok güzel oldu dediğiniz an hayat bitti demektir” diye konuştu.
Bir yanıt yazın