Seçilmiş İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Sarıyer’de boğaza karşı yaptığı mitingde devlet memurlarına çağrı yaptı. İmamoğlu, ”Devletin bürokrasisi, savcısı, hakimi, kaymakamı, valisi, memuru, öğretmeni … Buradan söylüyorum: Kişiye hizmet etmeyin, devlete hizmet edin. Ben, özgür ve özgün iradesiyle burada duran bir kardeşinizim. Şükrü Genç başkanım da öyle.
Biz, başkanlar olarak, tek bir yerden, milletimizden talimat alırız. Demokrasi ve sosyal devlet anlayışımızda, ahlaklı siyaset anlayışımızda birilerine tabi olmak yoktur. Milletimize tabiyiz biz. Birilerine tabi olanların birçoğu yurt dışında. Milletine, devletine tabi olanlar bu vatanın içerisinde. Biz, her zaman bu yolda yürüyeceğiz” dedi.
SARIYER / İSTANBUL
Seçilmiş İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, günün ilk mitingini Sarıyer’de yaptı. Baltalimanı’ndan seçim otobüsüne binen İmamoğlu, Emirgan ve İstinye üzerinden Ferahevler Mahallesi’ne, oradan da Tarabya, Kireçburnu, Kefeliköy, Çayırbaşı ve Büyükdere mahallelerinden geçerek Sarıyer’e ulaştı. Vatandaşlar, sahil boyunca İmamoğlu’na sevgi gösterilerinde bulundu. Zaman zaman seçim otobüsünün önünü kesen vatandaşlar, İmamoğlu ile fotoğraf çektirdi. İmamoğlu’nu Sarıyer girişinde yüzlerce kişi karşıladı. İmamoğlu’nun içinde bulunduğu seçim otobüsü miting alanına sevgi gösterileri altında ve zorlukla girebildi. Sarıyer Meydanı’nını hınca hınç dolarken, yüzlerce vatandaş da mitingi çevredeki evler ve iş yerlerinin balkonlarından, çatılarından ve teraslarından izledi. İmamoğlu, Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ile birlikte meydanı dolduran binlerce vatandaşı selamladı. Vatandaşlar, ”Sarıyer seninle gurur duyuyor”, ”Ekrem Başkan” ve ”Her şey çok güzel olacak” tezahüratlarıyla İmamoğlu’na sevgi gösterilerinde bulundu. Kendisini görmeye gelen ve ağlayan 2 kız çocuğunu seçim otobüsünün üzerine alan İmamoğlu, konuşmasını çocuklarla birlikte sürdürdü. İmamoğlu, konuşmasının sonlarına doğru, kendisine destek olmak için gelen Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’i de yanına çağırdı. İmamoğlu, boğaza manzarası eşliğinde yaptığı konuşmada özetle şunları söyledi:
”BU ŞEHRİ CAMBAZLIĞA BOĞDULAR”
”31 Mart’ta bir seçim yaşadık. Şimdi önümüze bir seçim daha koydular. Öyle bir dönem yaşattılar ki bize, gerçekten utanç verici. 31 Mart’tan bugüne geldiğimiz süreçte, dünya tarihinde ilk defa böyle bir dönemi hepimize yaşatıyorlar. Enteresan bir süreç. Cambaz ipte oynamaya başladı. Bir cambaz yetmedi, başka cambazalar dizildi. Hatta bu cambazlar, bazen o siyasi kesimdeki bir avuç insan oldu, bazen Ekrem’den sorumlu bakanlar oldu, bazen hiçbiri başarılı olamadı, birisi ‘İnin aşağı’ dedi. Bu şehri, cambazlığa boğdular. Yalana, iftiraya boğdular hepimizi. Bıkmadılar, usanmadılar… Sonuçta bu cambazların hepsi tek tek düştüler. Önce ‘Pontus’ diyen vardı. Artık nasıl hakaretse. Herkesin etnik kökeni şerefidir, namusudur. Yok Yunanmış… Ayıptır. Etnik köken üzerinden hakaret olmaz bir kere. Hepsi tek tek düştü. Sonunda ip koptu, hepsi yere çakıldılar. Hani yalancının mumu yatsıya kadar yanardı ya, bu cambazların da cambazlığı 1 hafta 10 gün sürdü. Ben, ‘Artık akıllanmışlardır’ diye düşünürken şimdi de son 4-5 gündür taklacı oldular. Düz takla, ters takla, o da yetmedi asimetrik takla atıyorlar. Taklacı bunlar. Allah, akıl versin bunlara.”
”HEPSİNİ AÇIĞA ÇIKARIYORUM”
”Bu seçimler, milli iradeyi ortaya çıkardığı gibi, bazılarının da iradesizliğini ortaya çıkardı. Bir sürü alavere, dalavere, popülizm yaptılar. Dünden bugüne attıkları taklalarla iş göreceklerini zannettiler. Hep birlikte bunların gerçek yüzünü görmekten dolayı da mutlu olduk milletçe. Devlet, millet işi ciddi iştir. Bu kadar takla atmalarında, cambazlıklarından sonra oturdum düşündüm. Bir sürü soru sordum. İBB Başkanlığı? Tamam, bazı şeyleri bulduk. İsrafı bulduk. İsrafı durduracağız. Önemli şeyler başaracağız. Zarara uğrattıkları, sıkıntıya soktukları her şeyi biliyoruz. Ama bu kadar takla atılıp, cambazlık yapılır mı? Sordum kendime, ‘Bir avuç insan, bizim bilmediğimiz neler çeviriyor?’ Hepsini açığa çıkaracağım. Size ahlak, şeffaflık gelecek. Tüm gerçekleri 23 Haziran’dan sonra sizlere tek tek anlatacağım.”
”AKLI KIT ADAMLAR”
Şimdi de sözüm ona bu kardeşinizi hapse atmakla, ‘Görev yapamaz’ diye birkaç gündür tehdit ediyorlar. Size bir lafı, rakibimin bir sözünü hatırlatıyorum. O dedi ama 2 gün sonra unuttu ama ben, arkasına milletini almış, milli iradeye inanmış biri olarak, onlara söylüyorum: ‘Sizin tehditleriniz vız gelir tırıs gider’. Ben onlara neden cevap vereyim ki? 23 Haziran’da tüm enerjimizle sandığa gideceğiz, 24’ünde de tam gaz hizmet yapacağız. Şimdi ben TV’ye çıkanlara bakıyorum, biri çıkmış türkü söylüyor, ‘Gidiyorum’ diye bir türkü söylüyor. Buradan, ‘Güle güle’ diyelim. Yolu açık olsun. Verdiğim karardan mutluyum. İBB ile organik bağı olanlar, İBB’ye iş yapanlar, İBB’yle bir takım ilişkileri olanlar, her gün basın kuruluşlarında bir yandan devletin kurum ve kişileri beni hedef alıyor. En son diploma işini ortaya attılar. Rahmetli dedemin mezarına bile gittiler röportaj yapmaya. Aklı kıt adamlar. Üniversite diplomamı ‘şaibeli’ diye yazıyorlar. Sabah bana bu konuyla ilgili soru sordular. Ben de dedim ki, ‘Benim en azından var olan üniversite diplomamla ilgili şaibe var diyorlar’. Birçok yerden çağrı yaptım. Devletin bürokrasisi, savcısı, hakimi, kaymakamı, valisi, memuru, öğretmeni … Buradan söylüyorum: Kişiye hizmet etmeyin, devlete hizmet edin. Ben, özgür ve özgün iradesiyle burada duran bir kardeşinizim. Şükrü Başkan da öyle. Biz, başkanlar olarak, tek bir yerden, milletimizden talimat alırız. Demokrasi ve sosyal devlet anlayışımızda, ahlaklı siyaset anlayışımızda birilerine tabi olmak yoktur. Milletimize tabiyiz biz. Birilerine tabi olanların birçoğu yurt dışında. Milletine, devletine tabi olanlar bu vatanın içerisinde. Biz, her zaman bu yolda yürüyeceğiz.
21.06.19
Bir yanıt yazın