YÜZ YÜZE EĞİTİM Mİ UZAKTAN EĞİTİM Mİ?
Son zamanlarda eğitimle alakalı tartışılan soruları Özel bir eğitim kurumunda müdür yardımcısı olarak görev yapan Köksal Beyazıt’a sorduk.
Beyazıt sorduğumuz sorulara içtenlikle cevaplar verdi;
Yağmur Çelik:Hocam öncelikle bizlere bu fırsatı verdiğiniz için size teşekkür ediyoruz.Röportajımıza sizi tanıyarak başlamak isterim Köksal Beyazıt Kimdir?
Köksal Beyazıt :Merhaba ben Köksal Beyazıt,Özel bir eğitim kurumunda müdür yardımcısı olarak görev yapmaktayım. Yaklaşık 20 yıldır eğitimciyim. Bunun 17 yılını rehber öğretmen olarak yaptım. Kutsal saydığım ve Baba mesleği olarak bildiğim öğretmenlik eğitimin bilimidir diyebilirim.
Yağmur Çelik :Pandemi Döneminde okullarda gerekli önlemlerin alındığını düşünüyor musunuz?
Köksal Beyazıt: Bu durum aslında okulların olanak ve imkanlarıyla doğrudan ilgilidir. Yani okulun olanakları ne kadar büyük ve genişse alınan önlemler de o kadar yeterlidir. MEB ve Sağlık Bakanlığı’nın belirlemiş olduğu kurallara özenle uyulur ise o zaman Türkiye’de iyi önlemler alınmış diyebilirim. Ayrıca önlemlerin alınması; Birazda öğrenci velilerinin ve okullarda ki yöneticilerin hassasiyeti ile iyi seviyelere çıkartılabilir. Gördüğüm kadarıyla İstanbul için iyi önlemler alınmış diyebilirim. Özellikle ilk etapta öğrencilerin hepsi yerine 1. Sınıf ve sınav döneminde ki öğrencilerin okullara başlatılmış olması bu önlemler açısından büyük bir faktördür. Bekleyip göreceğiz.
Yağmur Çelik: Küçük Yaşlarda ki Öğrenciler Maske Takmakta Zorlanıyor mu?
Köksal Beyazıt:Tıp dünyasında bazı bilim adamları ve sağlıkçılar küçük yaşta ki çocuklara maske takma zorunluluğunun olmamasını söylemekte. Zaten küçük yaşta ki çocuklar yetişkinlere kıyasla kurallara daha çok uyuyorlar, çünkü egoları meydana çıkmamış ergenlik sürecinde değiller o yüzden de denileni yapıyor ve kurallara uyuyorlar. Ekstra bir zorlama ya da çaba gerekmiyor.İlk okul birinci sınıfa başlayan öğrencilerin maskeleri renkli ve eğlenceli tasarlanmış buda onları maske takmaya cezbeden diğer faktör. 8.sınıflarda da maske takma konusunda sıkıntı yaşamıyoruz çünkü onlardaki sınav kaygısı var ve öğrenmede en etkili yolun yüz yüze eğitim olduğunu biliyorlar. Bununda olumlu bir etken olduğunu diyebilirim.
Yağmur Çelik: Yüz yüze eğitim mi uzaktan eğitim mi?
Köksal Beyazıt:Yüz yüze eğitimin yerini asla başka bir şey tutamaz. Öğrenci ve öğretmen arasındaki öğrenmeyi ve öğretmeyi güçlendiren duygusal bağ yüz yüze mümkündür. Ekrandan öğrenciye bilginin aktarılıp aktarılmadığı takibi zor bir durum. Bunun adı yüze yüze eğitim değil, yüz yüze öğretim olur. Açık öğretim sisteminden farkı olmaz. Özellikle birinci sınıflar, okul kavramını, okulda neler yapıldığını öğrenmeli, öğretmeni ile yan yana, yüz yüze sürekli etkileşim içinde olmalı. Düşünün harfleri yeni öğrenecek bir öğrencinin elinden tutup ona yardım ederek yazmasını sağlamak kadar etkili öğretme ve öğrenme şekli olabilir mi? Covid -19 bir süre daha bizimle. Yani gerekli bütün önlemler alınmalı ve yüz yüze eğitim yapılmalı. Eğitimi ötelemenin faturası bizlere ileride daha büyük ekonomik yük olarak geri dönecektir. Eğitimle ilgili alınan bir kararın neye yol açtığını görmek en az beş yıl sürer. Alınan yanlış bir karar telafisi güç sonuçlar doğurur.
Yağmur Çelik:EBA’nın çökmesi yönünde medyada haberler çıktı ,nasıl değerlendiriyorsunuz,sizce doğrumu?
Köksal Beyazıt:EBA’nın ülkemiz de ve dünya da örnek gösterilecek bir projedir. Aslında EBA virüsten önce MEB’in üzerinde çalıştığı bir projedir. Yüz yüze eğitime destek amaçlı üzerinde çalışılıyordu. EBA’nın çökmesi konusunda bilgisayar uzmanları daha detaylı görüş sunabilirler. Bu da aynı anda sisteme binlerce öğrencinin artı öğretmenlerin girmesi alt yapı, internet sağlayıcıları hepsi bir etkendir. Düşünün şu an 15-18 milyon öğrenci var. EBA kolay kolay çökmez, altında eminim başka kötü zihniyetli insanların planları olabilir diye düşünüyorum.
Yağmur Çelik: Yüz yüze eğitim de vaka artar mı?
ABD’den hariç çoğu Avrupa ülkelerinde yüz yüze eğitim bizden önce başladı. O ülkelerde özellikle küçük yaş öğrenciler okullara başlatıldı, çünkü yaş büyükse virüsün bulaşma riski büyük oluyor. Kurallara uyulduğu sürece vaka sayısının okullarda öğrenci açısından artacağını düşünmüyorum. Ancak vaka sayısı öğretmenlerin öğretmenlerle iletişimi, velilerin birbirleri iletişimi yoluyla artış gösterebilir kanaatindeyim. MEB, Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulunun yayınladığı kılavuzdaki kurallara harfiyen uyulmalı öğrenciler hafta sonları çok fazla gezmemeli, kalabalık mekanlardan uzak durmalı, evde ailecek etkinlikler yapılarak bu süreç eğlenceli hale getirilmeli veliler çocuklarını evden çıkarken kurallara uymaları konusunda uyarmalı, ateşlerini ölçmeliler. Son olarak, Eğitimden vazgeçirmemeli. Parklardan halı sahalardan, eğlence mekanlarından daha çok, okulları tamamen açmak adına çalışmalar yapılmalı.
Yağmur Çelik:Değerli hocamız Köksal Beyazıt’a önemli bilgilerini bizlerle paylaştığı için çok teşekkür ediyoruz.
HABER: YAĞMUR ÇELİK
Bir yanıt yazın